Özlem mesajları

Özlem mesajları

Özlem mesajları
Duygularınıza tercüman olacak en anlamlı özlem mesajlarını sizler için dokun.org olarak bir araya getirdik. Sizde aşağıdaki mesajlardan beğendiklerinizi sosyal medya hesaplarından paylaşabilirsiniz.

Özlem sözleri, sevdiğinden, yârinden, ailesinden ve vatanından uzakta kalmış, içinde hasret ateşi yananlar tarafından sıklıkla aranılıyor. Duyguların belki de en ağırı, insanın ciğerini sızlatan, gözünden yaşlar akıtan özlemle ilgili kısa uzun ve anlamlı sözleri bir araya getirdik…

Hayat akışında bazen mutlu anıları, kişileri ya da sevdiğimiz en küçük şeyleri bile geride bırakmak zorunda kalabiliyoruz. İsteğinizle ya da sizin dışınızda gelişen bu durumlar için uzun uzadıya açıklamalar yapmak yerine özlem sözleri kullanabilirsiniz. Son yılarda küçüğünden büyüğüne herkesin diline pelesenk olan onlarca özlem mesajları seçeneklerini ve özlemle ilgili sözleri sizler için bir araya derledik. İşte hasret çekenlerin kullanabileceği en anlamlı ve duygusal özlem sözleri… İster WhatsApp, ister Instagram, isterse Facebook veya kısa mesaj(SMS) olsun hepsini bu içerikte bulabilirsiniz.

Adını kurumuş bir gül gibi saklıyorum yüreğimde, bu sevgiyi senden uzaklarda sensiz yaşıyorum.ne sesin var nede kökün hangi günahımın bedeli bu yokluğun….

Ah bu özlem yakar içimi, yakar da küle döndürür, bir düşünce alır beni, alır da sana götürür günüm seninle başlar, gecem seninle başlar, yetsin yüreğime bastığım taşlar, bitir bu hasreti bitir bu özlemi, bitir de son bulsun bu kahroluşlar.

Aklımdan bir saniye bile çıkmıyorsun sensiz hayat o kadar boş ki. Bu boşluklar ancak senin varlığınla dolar.

Aklımdan çıkmıyorsun, sensiz bomboş bu hayat, susma öyle ne olur, bana kendini anlat.

Akşamın matem rengine büründüğü saatte, gökyüzündeki kandiller tek tek yanmaya başladığında içimde sessiz bir çığlık. Özlemeyi özledim. Özlemeye değer ne kaldıysa.

Al aklım gibi hissimi… Al çünkü çok özlüyorum.

Allah biliyor sen de bil çok özledim.

Allah biliyor sen de bil çok özledim. Sarılabilsek söner mi içimdeki bu özlem.

Aramıza binlerce yollar, okyanuslar koydun; beni burada yalnız bırakıp nereye kayboldun?

Ard arda kaç zemheri, kurt uyur, kuş uyur, zindan uyurdu. Dışarıda gürül gürül akan bir dünya… Bir ben uyumadım, kaç leylim bahar, hasretinden prangalar eskittim. Saçlarına kan gülleri takayım, bir o yana bir bu yana…

Aşk, insana yapmam dediği ne varsa yaptırır.

Aşkına tutulup gözyaşı döken sensizliğin acısını yıllarca çeken, her an aşkından boynunu büken o benim gönlümdür işte gönlüm.

Bak yine soldu güneş, yine akşam oluyor ömrümün kadehine sensiz bir gün doluyor sen yoksun diye inan dertliyim kederliyim, gelmezsen kahrolurum, yıkılırım sevgilim tadın sinmiş suyuna, taşına toprağına, bu şehirde ne varsa sana benziyor.

Balıkların sevgisini bilir misin birbirlerine dokunamazlar ama sevgilerini hep yüreklerinde hissederler bende şimdi sana dokunamıyorum çünkü sen hep yüreğimdesin.

Bana hayal kurmayı öğretip üstüne üstlük sensiz hayal kuramayacağımı gösterip gittin. Şimdi ne hayal kurabiliyorum ne seni bulabiliyorum.

Bazen mutlu olmak değil sadece onunla olmak istersin.

Bazı özlemler karşılanmazsa, şaşırmayın. Biz buna Hayat diyoruz.- Anna Freud

Beklediğim, sabırsızlandığım, özlemine dayanamadığım tek şey sensin. Senin varlığında ben hayat buluyorum. Bu yaşam seninle güzel, bu hayat seninle anlamlı.

Beklemek güzeldir dönecekse eğer beklenen. Özlemek güzeldir özlüyorsa eğer özlenen.

Beklemek güzeldir güzelim dönecekse eğer beklenen. Özlemek güzeldir güzelim özlüyorsa eğer özlenen.

Beklemiyorum artık seni… Biliyorum artık, gelmeyeceksin; yine umut çiçeklerim solacak, yine ağlayacağım, yine hıçkırıklar arasında boğulacağım ama sen gelmeyeceksin. Ben hep burada kalacağım.

Beklerken her ne kadar ruhum acısa bile kavuştuğum an ruhum da yeniden çiçekler açacak. Kavuştuğum an ben hayata yeniden bağlanacağım.

Beklerken ruhun acıyorsa, kavuşunca ruhun yeniden doğar.

Belki simdi yoksun buralarda, elini tutamasam sesini duyamasam da hasretini unutturan varlığın var yanımda garip bir duygu var yalnızlığımda özledim bir tanem özledim seni.

Ben askerde bile böyle şafak saymadım. Şimdi bırak günleri sensiz geçen saniyelerden bile alacaklıyım.

Ben her gece sen uyurken deniz olup vuruyorum sahillere, rüzgâr olup esiyorum sessizce, sen uyurken yüreğim geliyor üstünü örtmeye, bensizken üşümeyesin diye.

Ben nefes alamıyorum sensiz, hayat bana tat vermez oldu. Artık bitsin bu hasret gel ey gönlümün sultanı.

Ben seni bir ömür koşulsuz beklerim, sen yeter ki, bir ihtimal belki gelirim de yeter…

Beni merak ettiysen eğer, hala şekersizdir çayın… Ve hala seyrektir gece…

Bıraktığın yerde aynı aşkla ve aynı sevgiyle senin geleceğin günü bekliyorum. Özlemin dayanılmaz bir acı.

Bildiğinden emin olmadığın birisini özlediğin gibi hissetmek tuhaf.- David Foster

Bir anımsın okuyup da bitiremediğim, bir özlemsin, yalvarıp da hükmedemediğim, bir sen sensin merhaba deyip de elveda diyemediğim, bir tek bildiğim var sensiz ben hiçim.

Bir bekleyenin olmalı. Sen kendinden vazgeçsen de senden vazgeçmeyen.

Bir bekleyenin olmalı. Sen kendinden vazgeçsen de, senden vazgeçmeyen.

Bir bulut gibidir benim kalbim, başka yüreklerle çarpışır yağmur yağdırır ve bu yağmurda sadece vazgeçemediklerim ıslanır… Şimdi dokun saçlarına mutlaka ıslaktır…

Bir gün unutursun ey sevgili! Saçlarımı, gözlerimin rengini, dokunuşlarımı… Unutamayacağın tek şey mutlu günlere özlem olur.

Bir insanın en çok özlem duyulan tarafı neresidir desem onlarca şey söyleyebilirsiniz. Ama bence sende özlenecek en şahane şey sesin.

Bir isim var hiçbir zaman adını unutamadığım, bir çiçek var hayatımdan hiçbir zaman koparamadığım. Bu hayallerimin içinde ki en önemli şey sana kavuşmak. Seni çok özledim sevgilim hemen gel.

Bir isim var unutamadığım, bir çiçek var koparamadığım, bir hayal var kuramadığım, birde sen varsın özleyip de ulaşamadığım.

Bir karanlık geliyor yokluğunun ardından. Ne zaman güneş batsa bu son gecem diyorum. Vazgeç yalan dünyanın köhne saltanatından. Yetişir bunca keder bunca elem diyorum. Bu ne bitmez ayrılık, bu ne bitmez özlem diyorum.

Bir sabah uyandım ve sen artık yoktun. Artık ne sabahların anlamı var ne sensiz geçen gecelerin. Bitsin bu hasret de çekilen özlem boşa gitmesin.

Bir soluk kadar yakın, yıldızlar kadar uzak derler sevgi için, uzanırsın yetişemezsin, yetişirsin dokunamazsın, dokunursun vazgeçemezsin, vazgeçersin ama unutamazsın.

Bir şarkıyı başa sarıp tekrar tekrar dinliyorsan, başa sardığı şey şarkı değil özlemindir.

Bir şarkıyı başa sarıp tekrar tekrar dinliyorsan, Özlem Mesajları başa sardığı şey şarkı değil özlemindir.

Bir şeyi özlemek her zaman onun karşılığını almaktan daha yoğun olacaktır.- Gail Godwin

Biraz buruk bir duygu yüklenirse yüreğine gözlerin zaman zaman takılırsa uzaklara kulakların ansızın çınlarsa bil ki bir yerlerde delice özleniyorsun.

Birbirini tanımayan iki insan özlem duyar mı? Senle tanışmasan gülüp geçeceğim şey şimdi tek dostum oldu. Bekliyorum ey yar, özlemle bekliyorum tanışacağımız günü.

Biri var uzaklarda haykırıyor, biri var uzaklarda seni özlüyor, biri var uzaklarda seni sensiz yaşamaktan korkuyor, biri var uzaklarda seni çok ama çok seviyor.

Bu akşam yine sensizlik düştü içime, bu aksam gözlerin doğdu yüreğime, çekilmez oldu hasretin bedenime, ağladım anılara sebepsizce bu akşam ölmek istedim yine habersizce.

Bu aşkın en korkunç tarafı nedir bilir misin sevgili? Özleyip de sarılamayacak olmak.

Bu dünyadaki en ermiş duygu birisini koşulsuz sevmek ve gelip gelmeyeceğini bilmeden beklemektir.

Bu gece gözlerinde ayın doğmasını bekle, yıldızlara dokunmaya çalış, dokunamadığın için üzülme onları seyretmekle yetin… Benim seni özlemekle yetindiğim gibi…

Bu hasretin süresi yok, bir gün sona eresi yok.

Bu nedenle dünyanın sonu tüm müminler tarafından özlemle beklenmelidir. – William Ames

Bu şehir sensiz anlamsız, sensiz bomboş gel de tamamlansın bu eksiklikler sen gel de daha anlamlı olsun bu şehir. Ben daha anlamlı olayım.

Bulutlara yükledim özlemimi rüzgarlarla yolladım sevgimi yağmurlar yağdırdım gözyaşlarımla. Küçük melekler gönderdim seni öpmeye geldiler mi?

Bütün gece seni andım yine. Özlemek bir insanı bu kadar özel kılabilir mi ey yar?

Bütün kadehlerimi hep sana adıyorum, hep senin için bu bir bir boşalan şişeler… Umutsuzluğum, sarhoşluğum senin eserin, senin yüzünden bu delicesine içmeler…

Dalmış uzaklara yüreğim biraz küskün biraz da özlem dolu.

Dayanırım her şeye ben şu yokluğun olmasaydı sitem etmezdim geceye sesin bende kalmasaydı pencerene bak bir yaralı kırlangıç var yüreğine al onu alev gözlü yar seni her düşündüğümde yağmur yağar toprak kokar çocuk gibi umut umut yanağımda güller açar.

Deniz sesimi duyar mı dağlar dinler mi anlatsam seni? Hüzünlüyüm desem çare olur mu gökyüzü salar mı bulutları peşine, ilgilenir mi rüzgâr yardım eder mi seni bulmama…

Dilediğin kadar kalabalıkta yaşa, sol yanın uzaklarda ise yapayalnızsın.

Dilimi tuttum da yüreğim durmadı be mübarek. Özlüyorum işte.

Dostu yok gecelerin geceler çok uzun, geceler bir ömür ömür dediğin bir tutam ümit, ümidi yok yarınların tıpkı senin yokluğun gibi ve ben biraz daha sana hasret.

Dönecek olsan beklemek güzel olurdu ama biliyorum bu saatten sonra ne sen dönersin ne de ben dön derim.

Dualarımdasın. O kadar özlersin ki, sadece susar ve beklersin.

Dün yine dolaştım yollarda yağmurların ıslattığı, bomboş sokaklarda gözlerimde yaş, kalbimde sızı unutmadım seni, unutamadım, ne olur anla beni.

Eğer canın sıkılıyorsa gece her zamankinden karanlık gözüküyorsa gökyüzüne bak ve sabahı düşün inan sabahı bekleyen tek sen olmayacaksın.

Ellerini tutmaktan değil, bir gün bırakmaktan korkarım. Acı çekmekten ağlamaktan değil, seni incitmekten korkarım. Seni sevmekten değil ben sensizlikten korkarım.

Ertelemek yaşamın mayasını kaçırır. Kızdıysan bağır, sevindiysen söyle, özlediysen arkasından koş.

Eskiden diye başlayan konuşmaların hepsi ağır özlem içerir… Çünkü biz seninle eskiden çok mutluyduk.

ey sen!.. Sen,seni özleyenden habersizce özlemle özlenmektesin… Sen var ya sen, özlediklerimin içinde en güzel, en büyük özlemimsin…

Ey sevgili uzatma dünya sürgünümün beni demiş Sezai Karakoç. Sevgililer ayrılır; Atilla İlhan’ın dediği gibi ayrılıklar sevdaya dahil midir? bilinmez. Bizleri ardında bıraktığı yıkımlar ilgilendiriyor. Sevgiliye hasretlik çektiren, bırakıp giden gerçekten sever mi? Akıllara bir yığın soru takılır. Oysaki bizler sevdiğimiz insanın ardından hasretlik çekenleriz. Gururu bir kenara bırakalım, aşkta gurur yoktur.

Gece olunca sanki daha çok özlüyor insan sevdiğini.

Geceler çığlığımı duymuyor yorgun düşüyorum sabaha gözlerim gözlerini arıyor, esir oluyorum hasretine yine çaresiz, uykusuz, mutsuzum en önemlisi bir tanem sensizim.

Geceleri uyumak için değil de özlemek için var gibi.

Gecenin karanlığında, güneşin ışığında, suyun damlasında, selin coşkusunda kimi yanımdasın kimi rüyamda ama hep aklımdasın sakın unutma.

Gecenin sessizinde ormanın ıssızında sevgilinin yanında yerinden çıkarcasına yürek nerdesin? O yürekle ıssızı, yürekle korkuyu, o yürekle sevmeyi özledim o yürek nerde ben nerdeyim.

Gel artık gel de bitsin bu acı biraz da gözlerinle sev beni, elin dokunsun elime tenin tenime ben hayal değilim gerçeğim etimle canımla de gel de bu can senin artık de gel de nefes alayım yaşadığımı hissedeyim bende.

Gel be gel işte. Küfrüm tövbeme karışsın, aklım fikrime. Öyle bir gel ki bana nefes nefese.

Gelecekse beklenen beklemek güzeldir. Özleyecekse özlenen özlemek güzeldir. Sevecekse sevilen: İşte o her şeye bedeldir.

Gelmeyi kendisi akıl etsin istersin…

Giden çoktan gitmiş hatta yeni yol arkadaşını bile bulmuş. Sen oturmuş hüznü ayaklandırmaya çalışıyorsun.

Giden gitmiş be dostum… Hüznü ayaklandırmak boşuna.

Giderim ben umutsuzca yelkensiz gemi misali hasretin vurur beni vefasız bir hançer gibi sanma ki korkarım ben ölümden. Acı ayrılıktan korkarım sensizlik ne demektir bilemezsin ki ayrılıktan acı ölümden gerçek.

Gözlerim baharı görmez oldu tenim güneşi duymaz oldu içimdeki tek özlem sevgin gözlerimdeki yaş dinmez oldu.

Gözlerimi kapattığım an gözümün önünde konuşmaya başladığımda ismin ağzımda sanki benim gölgem gibisin peki ya ben senin için neyim söyler misin?

Gözlerin neden hep nemli diyorlar zaman zaman. Bilmiyorlar ki bir insanın en kıymetlisi olan ailemi kaybettim.

Gözlerin sular kadar berrak gülüşün bir çocuğunki kadar sıcak bana benden ayrı geçirdiğin her anı anlat. Seni çok özledim.

Gözlerinin ta içine bakıp da, Nerde kaldın, özleminden öldüm öldüm dirildim deyip sımsıkı sarılacağım günlerin hayali var yanı başımda. Beni hayata bundan daha çok ne bağlayabilir ki?

Gülmek için mutlu olmayı bekleme belki mutluluk gülüşünde saklıdır sakin ağlayayım deme belki senin bir tek gülüşün için yaşayan vardır!

Gülüşünü özledim. Gülüşündeki özgürlüğü… Dilediğim kadar koşabildiğim, koştukça mutlu olduğum, sevdikçe sevildiğim gülüşündeki dünyamı özledim.

Gün içinde peşimde dolanan gölgem gibi hayalin, geceleri ise rüyaların en güzel hali. Peki, sen söyle bakalım ben neyim ki senin için kuru bir özlemden öte.

Gündüzün rengine benzemez gecenin rengi, üşütür ayaz korkutur karanlık, bir gariplik bir hüzün var içimde ya bu şehirde ben fazlayım ya da yanımda biri eksik.

Hadi çık da gel artık bizi buralarda sensiz bırakma.

Hala numarasını ezbere bildiğim fakat kokusunu çoktan unuttuğum, karşıma çıksa sövmek istediğim ama rüyalarıma girecek kadar özlediğim biri var.

Hani insan ağlamak ister, gözlerinden yaş gelmez. Hani gülmek ister, yürekten gülemez. Hani birini beklersin ama o hiç gelmez. İste o zaman ölmek istersin de ecel gelmez.

Hasret koparıp atıyor bitmez bu kara geceler hasret dolanıp duruyor bitmez bu keder.

Hasretin yetti cana, gel gayrı gel canım cananım, ömrüm yoluna feda bitsin ayrılık.

Hasretinden oldum yüreğim yanar, bir avuç gökyüzünü etraf karanlık başımda dolanır zalim ayrılık bir seni özledim bir memleketi.

Hasretle baktıkça sana, kanlı yaşlar dökülür gözlerimden. Kirpik oklarını gördükçe, delinir bağrım taa derinden.

Hayatı ertelemeye gelmez! Kızıyorsan bağır çağır kus öfkeni, özlediysen koş atla boynuna.

Hayatta da zamanla roller değişir; bu sefer o seni özler, senin umurunda olmaz.

Hem sevmiyorsun hem de gidiyorsun anlaşıldı özleminle öldürmek istiyorsun beni.

Her duyduğumda içimde dal dal sevginin çiçeklerini açtıran sesini özledim, her şeyden önemlisi dostluğun en güzelini yaşatan seni özledim.

Her gün sana dualarla kavuşuyorum. Rüyalarımda sana sarıldığımı görüyorum bu hasret her zaman sürecek.

Her insan özler; bazısı maziyi, bazısı geleceği, bazısı da hiç gelmeyecek sevgiliyi…

Her ne kadar uzakta olsak dahi bugünlerde elbet geçecek döneceksin. Döndükten sonra her şey daha güzel olacak sevdiğim.

Her sabah adınla uyanıp, adınla kapatıyorum geceyi özleminle yanıp tutuşan bu bedenim kavuştuğumuz an çiçekler açacak.

Her yağmur yağdığında bekliyorum o kapı çalsın diye. Hani bana geldiğin o ilk günkü gibi. Saçların ıslak gözlerin nemli. Ama ne kapı çalıyor ne yağmur devam ediyor.

Her yıldırım düştüğünde, şimşekler çaktığında, korktuğunu bildiğim, yanında olamadığım, sarılamadığım sevgilimi bu ayrılığı kabullenmediğim için vazgeçmediğim, her gün hayallerinle yaşadığım, başka kalplerde seni yaşatmak istemediğim bir tek seni özledim.

Hiç özlemedim seni özlemek dostluktandır, dostluğundan öte bulmalıyım seni.

Hissedince sana vurulduğumu baharda kuş olup uçasım gelir. Bakınca o güzel gözlerine, hasreti bir anda silesim gelir ama… Ne çare bir tanem ne çare ne kuş olup uçabilirim ne de hasreti silebilirim ama seni bir ömür boyu sevebilirim.

Hr zaman duyamadığımız o toprak kokusu, bu zamanda aranan gerçek sevgiler gibi yağmur arkasında saklı olan toprak kokusu gibi ortaya çıksa keşke.

Ilık bir rüzgâr esti buradan, nereden estiğini bilemedim nereye gidiyorsun dedim özlenen her yere dedi aklıma sen geldin çünkü özlenen sendin. Bir tanem ya onu kaybedersin ya da kendini mahvedersin.

İnsan uykusundan özleyerek uyanır mı ya. Uyanıyor işte.

İnsan uykusundan özleyerek uyanır mı ya… Uyanıyor işte… Bir şarkıyı başa sarıp tekrar tekrar dinliyorsan, başa sardığı şey şarkı değil özlemindir.

İnsanın içinde bir özlenen varsa, mevsim ne olursa olsun üşürsün.

İstiyorum artık sevgini.

İyi ki unutmadım, iyi ki unutamıyorum… Senin acın bile güzel.

Kalbimde, aklımda, canımda… Bir tek yanımda değil!

Kalbimi sana açmak beni yeterince acıtmışken şimdi gidişinle özlemin vuracak beni.

Kalbimle sözcükler arasında anlatamadan derdimi ölüp ölüp diriliyorum seni sevmek özlemek, özlemek ölmek mi, bilmiyorum.

Kar beyazdır ölüm, ellerinden gülüm, yine yoksun diye, düşmanım her güne.

Kaybetme korkusu taa içimdeyken, bekle diyorsun, döneceğim bir gün. Beden beklemesine bekliyor ama yürek kan ağlıyor sensiz geçen her gün.

Keşke sen ben olsan ve seni sevmenin ne kadar zor olduğunu anlasan. Keşke ben sen olsam. Bu kadar sevilmenin tadını çıkarsam.

Kış baharı özler bende seni, toprak suya hasret bende sana, acımasız bir dünya her şeyi yalan, sevgisiz bir hayat mecburuz buna.

Korkunç bir sancı değil mi özleyip de sarılamamak.

Kulaklarım duymak istiyor, bugün hala, o güzel sesini hayat sensiz geçmiyor.

Kulaklarım duymak istiyor, bugün hala, o güzel sesini hayat sensiz geçmiyor. İstiyorum artık sevgini.

Merhaba özlenmesi en güzel insan; özümde özlediğim, gözümde tüten, gülünce beni güldüren yüz, duyduğumda en mutlu olduğum ses… Seni çok özledim…

Mevsimler geçti bu aşkın üzerinden ama bir sevdan geçmedi.

Ne hasta bekler sabahı, ne taze ölüyü mezar. Ne de şeytan, bir günahı, seni beklediğim kadar. Geçti istemem gelmeni, yokluğunda buldum seni; bırak vehmimde gölgeni, gelme, artık neye yarar?

Ne olurdu saadetlerin en büyüğü işte ellerimde al, diyebilseydim anlardın ve hiç gitmezdin, değil mi bir gün olduğun gibi kal diyebilseydim.

Ne sana düşmanım ne de seni sevdiğime pişmanım sadece seninle olmak varken sensizliğe isyanım.

Ne seninle yapabildim ne sensiz. Şimdi özledim desem sen koşsan yine kollarıma.

Ne Sevmişim Seni Damarlarımda gezer Sevgin Ne Özlemişim Seni Gözyaşlarımda Adın Yazar Sevdiğim.

Nefes almak gibi sana ihtiyacım var.

O bakışın son olduğunu bilseydim anlık değil ömürlük bakardım.

O gecenin karanlığında, güneşin ışığında, suyun damlasında, selin coşkusunda kimi zaman yanımdasın, kimi zaman rüyamda ama hep aklımdasın sakın unutma…

O kadar çok bekledim ki seni, artık beklemeye takatim kalmadı. Bu saatten sonra gelsen yine yanımda olsan değeri olur mu onu bile bilmiyorum.

O kadar çok özledim ki seni, cenazeme geleceğini bilsem, ölesim var.

Ona söyle seni hiç incitmesin, çayına mutlaka iki şeker atsın ha bir de geceleri mutlaka üzerini kontrol etsin. Belki yanında değilim ama her gece hayalimde seni özleyerek ben bunları yaparken yanındaki boş durmasın.

Oralara söyle sana iyi baksın. Üzmesin kırmasın, kıymasın kimse sana.

Oralara söyle sana iyi baksın. Üzmesin kırmasın, kıymasın kimse sana. Dualarımdasın.

Önce her şeyi siyaha boyamak lazım. Sonra kurumasını bekleyip üstüne beyaz harflerle yeni bir hikaye yazmak lazım. Buna unutmak diyoruz.

Önüme gelen tüm güzellikleri tutuklamayı arzuladım ve sonunda hasret giderildi.- Julia Margaret Cameron

Öperken kokusunu içine çektiysen, özerken burnunun direği sızlar.

Öyle çok özlemişim, öyle çok beklemişim ki, öyle benimsemişim ki, benliğime kattım seni.

Öyle derin bir özlemim var ki hiçbir dilde çevirisi yok, hiçbir dilde anlatamıyorum. Ne yaparsam yapayım güne seni özlerken başlayıp yine seni özlerken günü bitiriyorum. Zaman geçsin sen gel.

Öyle özledim ki sevgilim seni, hasret zincirini kırasım geldi. Sevgiyle bakan o güzel gözleri özledim sevgilim göresim geldi. Seviyorum dedim anlamadın ki…

Öylece her şeyi bırakıp koşup gelesim var sana. Ellerini tutup gözlerinin içine bakıp, orada yok olasım var…

Özlediğim ne sensin ne de bir başkası… Özlediğim gerçekten hissetmeden bana seni seviyorum demeyecek biri…Yaşamak özlemsiz, özlem sevgisiz, sevgide sensiz olmaz… Unutma sevmek daima beraber olmak değildir. Sen yokken bile seni yürekte yaşatabilmektir…

Özledim diyorum ne kadar diyor. Özlemin azı çoğu olduğu nerede görülmüş be adam!

Özledim evet. Ama hak ettiğin için değil, sevdiğim için özledim…

Özledim gel artık desem bir önemi var mı senin için? Önemli olsaydı bunca sene yolun düşmez miydi bizim sokağa.

Özledim gel dese hiç düşünmez giderim dersin. Ama gerçekler acıdır. Ne ol gel diyebilir ne de siz gidebilirsiniz.

Özledim seni, düştüm yollara, açtım gönlümü rüzgârına, bir hayaldi sanki bir macera yıkıldım. Kelimeler paramparça yandım yandım, yandım yandım ah ki ne yandım! Bana yeniden şarkılar söyleten kadın. Baka baka doyamadım, hem kokladım da sarhoşluğu geçmedi hala.

Özledim seni, sesini, bakışını, gülüşünü, anlayacağın; ben seni özledim…

Özledim seni… Ayrılık yüreğimi uyuşturuyor karıncalandırıyor nicedir. Beynimi uyuşturuyor özlemin… Çok sık birlikte olmasak bile benimle olduğunu bilmenin bunca zamandır içimi ısıttığını yeni yeni anlıyorum yokluğun, hatırladıkça yüreğime saplanan bir sizi olmaktan çıkıp mütemadiyen bir boşluğa sabahları seni okşayarak başlamaları akşamları her işi bir kenara koyup seninle baş başa konuşmaları özlüyorum.

Özledim uzaklarda bensiz hayatı kabullenmiş vefasızı özledim, haykırışımı duymayan, sevgimi belki de hissetmeyen kalpsizi özledim.

Özlem bence ne bir şeye duyulan hasret ne de ulu bir arzulayış. O bence içten içe ağlayış ya da senden ayrı yaşayış.

Özlem pembe şafak gibidir. Şafaktan sonra güneş doğar.- Ramakrishna

Özlem ve arzu, anlık tatminin ötesine geçer. İnsan doğası bu. – Anna Sui

Özlemek 7 harf 3 hece ama her gece. Özlemek denmez buna bunun adı yangın.

Özlemek denmez buna bunun adı yangın.

Özlemek diye bir şey var. Çok uzaklardan onun kokusunu hissediyorsun mesela ya da kendini sürekli onu düşünürken sürekli onun yanında olmak isterken buluyorsun.

Özlemek erken saatlere alınsın, sonra uykusuz kalıyor insan. – Cemal Süreya

Özlemek mi dedi birisi onu ben buram buram yaşıyorum.

Özlemenin en erdemlisi karşılıksız olanıdır…

Özlemim öyle derin ki, hiç bir dilde yok çevirisi…

Özlemin dili olsaydı, yüreğim sana ses olurdu. Ben susardım, o konuşurdu.

Özlemin üzerime ağır, yokluğun cehennem…

Özlemin üzerime ağır, yokluğun cehennem… Özlemenin en erdemlisi karşılıksız olanıdır…

Özlemin var şu gözyaşlarımın suskunluğunda, yüreğimde kahredici bir yalnızlık ellerimi açmış dua ediyorum Allah’a… Sana olan tertemiz duygularımın sonsuzluğunda seni çok özlüyorum bitanesi…

Özlemin yüreğimin en buruk yanı. Keşke gelsen de tamamlasan beni.

Özlemini anlatmaya ne zamanım yeter ne de mürekkebim. Aşkın beni divane eyledi, özlemin deli…

Özlemle özlenmektesin, sen, özlemlerin içinde en çok özlenensin. Özlenenlerin içinde en özelsin.

Özleyen bensem ve özlenen de sensen dünya bir başka anlam kazanıyor.

Parmak kaleme hasret, kalem kâğıda hasret, kâğıt kelâma hasret, kelâm ilhama hasret, âşık sazına hasret, sazı sözüne hasret, yarın umuda hasret, umut düşüne hasret.

Pişmanlıklar içinde. Boğazımdaki düğümlenmiş hatıraların anısıyla, seni içimde bitirircesine resimlerimizi kestim tek tek, mektuplarımızı yaktım kul olana dek…

Ruhum sensiz koca bir boşlukta gibi; gel de bitsin bu eziyet.

Rüyanızda gördüğünüz insanlar, gerçek hayatta sizi özleyen insanlardır. Kolpa

Saatlerce sarılsam sana bırakır bırakmaz yine özlerim.

Sabahları seviyorum, insanları seviyorum, filmleri, şarkıları, kitapları, sıcak ekmeği, kalabalık sofraları, çikolatayı, minicik bebekleri, rüzgârda yaprak olmayı, geceleri yıldız olmayı, yaz gecesinde yağmur olmayı sevdim. Ve en çokta seni sevdim, Hep yokluğunda.

Saçlarım hasret sevgiyle okşanışa yüreğim hasret sevildiğini bilmeye hasret yüreğim çırpınışlara bedenim hasret bir yudum heyecana duygularım hasret bir gün ışığına konuşmalıyım konuşamıyorum, haykıramıyorum anlatamıyorum yalnızca ağlayabiliyorum ne komik ne acizlik!

Sana bahçeden gül değil güneşten atom koparıp getirmek istiyorum ama kalbim gibi ellerim de yanar diye korkuyorum.

Sana kavuştuğum an benim bayramım olacak. Sen benim en büyük özlemimsin.

Sanat özlemdir. Asla varamazsın, ama geleceğin umuduyla devam edersin. – Anselm Kiefer

Sarılabilsek söner mi içimdeki bu özlem.

Sarılmak istiyorsun ama dokunamıyorsun bile.

Sen de fark ettin mi saat vuslatı hasret geçiyor.

Sen gelmesen de olur artık. Özlemini denizlere, kuşlara ve havalara anlattım. Her yeni günde beni sevgiyle karşılıyorlar. Sen artık hiç gelmesen de olur.

Sen gelsen bana sarılsan üstüm başım aşk koksa.

Sen gittin ve bitmemiş şiirin masamda yalnız yatıyor.

Sen hasretimsin, kaderimsin, yaşayamadığım günlerim sevgisine doyamadığım aksam gözlü yârimsin. Seni çok seviyorum askerim.

Sen hiç ölümün gölgesinde ölümü yaşadın mı, bir garibin elinden tutup da ölüme rest çektin mi, sen cilalı parlak yerlerde gezerken ben parçalanmış vücudumla hapishane köşelerinde güneşin doğuşunu bekliyordum…

Sen özlenecek en güzel şeysin.

Sen ruhuma cemre diye damladıktan sonra, ben bu bedeni neyleyim. Aşk da sen, hasret te sen, ben de sen.

Sen seni özleyenin özleminden habersiz özlemle özlenmektesin sen var ya sen, özlemlerin içinde en çok özlenensin.

Sen seni özleyenlerin özleminden habersiz özlenmektesin sen var ya sen özlenenlerin içinde en çok özlenensin.

Sen uzaklardayken ben yıldızları seyrettim tutam tutam ışıklarını çekip içime, sen uzaklardayken ben gidişini resmettim umudun beyazıyla karanlığı tuval yapıp gelişini bekledim.

Sen yoksun ya. Yanağıma damlayan her yağmur tanesi benim gözyaşlarım üzerime çöken her hüzün senin hasretin odama çöken soğukluk senin hasretin.

Sen, solgun baharlardaki mavi yağmurum, akşam kızıllığında yorgun gölgem, kış ayazında yaz güneşimsin. Bulutlardaki saklı düşlerim, her günün sonunda özlediğimsin. Yüzün kadar temizdir kalbin, hangi sevgi alabilir yerini? Yokluğun yağmura yazı yazmak kadar zor, sensizlik ölüm kadar acı.

Seni bekleyişimin adı yok. Sadece yüreğimde lal olmuş duamsın. (Mevlana)

Seni bir gün değil, ömür boyu beklemeye hazır bu kalbim.

Seni çok özlüyorum, bu hasret elbet bir gün bitecek biz seninle birlikte el ele göz göze mutluluklara kavuşacağız. Bunun hayali bile içimi neşe dolduruyor.

Seni düşünmeden aldığım solukları saymıyorum nefesten, seni içine sığdıramadığım damlaları saymıyorum gözyaşından, saymıyorum tebessümden sensiz kahkahalarımı.

Seni görmediğim günler karanlıktayım, katran gecelerdeyim cehennem misali bir yerdeyim. Bir demir nasıl paslanır, bir elma nasıl çürürse İşte öyleyim.

Seni hatırlarım güz yağmurlarında hoyrat türkümsün, yankılanan dağlarda birden yokluğun gelir aklıma seni sensiz yaşarım dökülen yapraklarda…

Seni o kadar çok özledim ki hayatımın her anındasın. Daha fazla özletme kendini ve dön artık bana.

Seni özledim diyorsam bil diye değil, gel diye!

Seni özledim diyorum sen anlamıyorsun illa özlemekten ölmek mi gerek.

Seni özlemenin her haline büründüm, yine de özlemenin senden başka halini sevemedim.

Seni seviyorum demeyi özledim, kahırlanıp içimi dökmeyi, küsüp küsüp barışmamızı özledim seni kıskandığım günleri, hayallerimin sultanını özledim.

Seni sevmenin bu kadar zor olduğunu bilsem belki de kaçar giderdim ama artık dönüş yok bir kez düştük kara sevdaya.

Seninle el ele gezmek sana sarılıp yıldızları seyretmek göz göze ağlayıp gülmek yaşamak istediğim son anlar oldu.

Sessiz kalmış bir gecenin karanlığı gibi ıssız şimdi kalbim. Bir gelsen her şey yeniden yeşerecek, gök yeniden açacak.

Sevdiklerinize duyduğunuz özlemi sözcüklere dökmek, onlara özlemek ile ilgili sözler söylemek istiyorsanız öncelikle özgün olmalısınız. Kendinizde bir şeyler ekleyebileceğiniz gibi sizi bekleyen kişide gülümseme yaratacak onlarca farklı özlemle ilgili sözler listemizden de destek alabilirsiniz.

Sevdimse verdiğin yürekle sevdim, sen açtın bu ufku karşımda, sonsuz yürüdüm bir yolun sonuna geldim yıkık, üzgün ve paramparça sensiz…

Seven sevdiğine kavuşmuş olsa da özlem duyar. – İbn Arabi

Sevmek bazen susmaktır ve o giderken ardından gidişini izleyebilmektir.

Sevmenin en güzel yanı özlemektir. Beklemenin en güzel yanı ise kavuşmaktır sevgiliye…

Sıkıntı çekecek kadar gücüm, acı çekecek kadar sabrım kalmasa da seni sevecek kadar kalbim her zaman vardır… Hani dağlarda dört mevsim erimeyen kar olur ya; yokluğunda yüreğimden eksilmeyensin sevdiğim…

Sonunda hiç gelmedin ve ben seni özlemeyi sever oldum…

Sözlerin aklımda ya da aklımın ardında, hayalin karşımda ya da sesin kulağımda; ya ben çıldırıyorum ya da çok özlüyorum, ya özlemek ya da özlenen çok özel bir tanem.

Sus be yüreğim! Ben de biliyorum özlediğimi. Sus da bilmesin özlendiğini. – Özdemir Asaf

Şimdi daha iyi anlıyorum ki nefes almak değilmiş yaşamak, ateşlerde yanmak gibi bir şey severken bile sensiz olmak…

Şimdi özlemlerde yalan olmuş gündelik aşklar gibi. Ben sevginden deli divaneye dönerken sen özlemi sadece bir kadın ismi sanmışsın.

Şimdi saat sensizliğin ertesi, yıldız doğmuş gökyüzü ay aydın, avutulmuş çocuklar çoktan uyudu. Bir ben kaldım tenhasında gecenin, bir avutulmamış ben.

Şimdi sana kavuştuğum zamanı düşünüyorum. Saatlerce sarıldığımı fakat yine seni özlerim ben biliyorum. Bu özlem öyle bitecek gibi değil.

Şimdi sensizliğin uçurumlarındayım. Girdaplarındayım yalnızlığımın. Yokluğun kaygı. Özlemlerindeyim. Yüreğimin seninle olduğu her yerdeyim.

Şu dünyada tek bir dilek hakkım olsaydı, onu da sana kavuşmak için kullanırdım. Deli divane gönlümü sana verip, ömrümü sana adardım…

Tek bir kelime yeterdi yeniden sana koşmam için. Ama sen o gururunu yenip asla özledim demezsin, ben de koşamam.

Telefondaki sessiz nefesine, sıcacık gülümsemene, karşımda otururken beni süzmelerine hasret kaldım. İnan ki varlığına, arkadaşlığına, dostluğuna muhtacım. Seni inanılmaz özledim.

Tüm şairler gel be sevgili diyor. Onca önemli adamı takan olmamış sen mi beni takacaksın güzelim.

Unutamam ki, beni hiç tanımamışsın, severken unutmak olmaz anlamamışsın, bunca yıl yalanmış aşkı bulamamışsın, yanı başımdaydın oysa çok uzakmışsın.

Unuturuz canımın içi… Ayrılıkları, alışılanları, özlenenleri… Bir gün unuturuz. Unutulanları dahi.

Usandım yeşermemiş umutsuz bahçeyi beklemekten, usandım, tarla kuşunun sesinden usandım bu yürekten kendimden usandım durup durup seni özlemekten.

Uzakta olman hiçbir şeyi değiştirmez güneş de benden uzakta, ay da ama hiçbir günüm güneşsiz hiçbir gecem aysız geçmiyor. Tıpkı yüreğimin sensiz olmadığı gibi.

Üşüyor yüreğim şimdi senin yokluğunda. Hadi ellerimi kahve bardağıyla ısıttım da yüreğime akan gözyaşlarımı nasıl sileceğim?

Yalnızlık gecelerin, ümit bekleyenlerin, hayal çaresizlerin, yağmur sokakların, tebessüm dudakların, sen ise yalnız benimsin bir tanem.

Yalnızlık ne mavi derinlikleri olan denizlerde ne de sıcak çöllerde olmaktır, yalnızlık bu şehirde seni arayıp da bulamamaktır.

Yanında olanlar seninle aynı şehirde yaşayan insanlar ne kadar şanslı. Keşke bende bu kadar şanslı olabilseydim diyorum bazen.

Yapmam dediğim ne varsa bana yaptırdın. Ağlamam derken ağladım özlemem derken özledim. Gel artık bitsin bu hasret.

Yaşadığım her an seni özlemeye itiyor beni ağır geliyor yokluğun beklediğimsin, özlediğimsin, özlemimsin.

Yaşamak özlemsiz özlem sevgisiz sevgi sensiz olmaz.. Unutma gülüm sevmek daima beraber olmak değildir sen yokken bile seninle olabilmektir.

Yatarken bana arkanı döndüğünde bile özlüyorum seni; yokluğunda kafayı yerim ben.

Yerini doldurmak için yıllarca nafile bir çaba vermişim. Şimdi anlıyorum ki ne gözünde bir değerim varmış ne kalbinde.

Yokluğunun yan etkisi olsa gerek, yine gözlerim su kaçırıyor.

Yüreğim üşüyor senden uzaklardayken gözlerim dalıyor sensiz sabahlarken. Ve ben yine seni bekliyorum.

Yüreğimi dağlamaya devam etmek istiyorsan gelmemeye devam et ve beni özleminle baş başa bırak.

Yürekte özlem, hüzün, yangın var ise mevsim yaz olmuş Kış olmuş ne fark eder! O kalp hep üşür

Yüz yıl oldu yüzünü görmeyeli, belini sarmayalı, gözünün içinde durmayalı, aklının aydınlığına sorular sormayalı, dokunmayalı sıcaklığına karnının.

Zaman geçmezdi inan sana kavuşmanın umudu olmasaydı, can dayanmazdı inan eğer hasret dolu mektuplar olmasaydı, her gece dua ettim tanrıya duysun diye, sana verdiğim sözü tutmaya ömrüm yetsin diye, ölüm gelip almadan önce sana dönmek boynumun borcu, boşuna çekilmedi bunca acı, dayan ne olur biraz daha dayan, bu yalnız gecen akşamları sana unutturmak boynumun borcu.

Zaten tabiatı bile ayrılık üzerine kurmamış mı yaradan? Yaprak düşer dalından, damla ayrılır bulutlardan, seviyorum derken bile ayrılır sözler dudaklardan.

5/5 - (9 votes)
(Visited 263 times, 1 visits today)
Author: admin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir